Thursday, July 12, 2007

BURAK HİKMET'İN KIRMIZI BİSİKLETİ


Bugün oğlum Burak Hikmet'in kırmızı bir bisikleti oldu kazasız belasız güle güle kullansın inşallah

İSKEÇE TARİHİ







İskeçe
Vikipedi, özgür ansiklopedi
Git ve: kullan, ara
→ Başlığın diğer anlamları için İskeçe (il) sayfasına bakınız.
Xanthi (Ξάνθη)
Konum


Koordinat
41°8′N″ Şablon:Coor-tr-24 53°E′type:city_region:GR″ {{coor-tr-{{{8}}}}} error: Unrecognised word "n",Expression error: Unrecognised word "e"&spn=0.3,0.3&t=k&hl=tr (G)
Zaman dilimi:
EET/EEST (UTC+2/3)
Rakım (merkez):
80 m (262 ft)
Yönetim
Ülke
Yunanistan
Coğrafi bölge:
Doğu Makedonya ve Trakya
İl:
Xanthi
Nüfus İstatistikleri (2001'e göre)
Belediye
- Nüfus:
52.270
- Yüz ölçümü:
153,1 km² (59 sq.mi.)
- Nüfus Yoğunluğu:
341 /km² (884 /sq.mi.)
Kodlar
Posta Kodu:
671 00
Alan Kodu:
2541
Plaka Numarası:
AH
İnternet Sitesi
http://www.cityofxanthi.gr/

İskeçe (Yunanca: Ξάνθη), Yunanistan'ın Kuzeyinde, Batı Trakya'da, aynı adı taşıyan ilin (nomos) merkezi olan kenttir. İskeçe isminin Eskice'den geldiği tahmin edilmektedir.
İskeçe, Doğusundaki Gümülcine ve Dedeağaç illeri ile birlikte Yunanistan'da Türklerin en yoğun olarak bulundakları bölgelerdir. Drama Köprüsü isimli türkünün de yöresidir.
Konu başlıkları[gizle]
1 Tarihçe
2 Günümüzde
3 Tanınmış İskeçe'liler
4 Spor
5 Ayrıca bakınız
6 Dış Bağlantılar
7 Kaynakça
//

Tarihçe [değiştir]
İskeçe bölgesi ile ilgili ilk tarihi kayıtlar M.Ö. 879 yılına dayanır. Küçük bir yerleşim birimi olarak başlayıp, Trakya tarihinin, (iç) savaşlar, yıkımlar gibi, tüm evrelerinde yer aldı. Her ne kadar Osmanlı 1363 yılında Edirne'nin fetihi ile Balkanlar'a yerleşmiş olsa da, İskeçe'nin yanı sıra bugunkü Kavala, Drama ve Serez bölgelerinin Osmanlı hakimiyeti altına girmesi ancak 26 Eylül 1371 tarihindeki Çirmen zaferi ile gerçekleşti.
Yerel Türk nüfusunu güçlendirmek amacıyla Anadolu ve özellikle Konya bölgesinden İskeçe ve civar illere halk yerleştirildi. Osmanlı'nın genişleme döneminde, İskeçe, orduların çıkış noktalarından biri iken, Osmanlı'nın Balkanlar'daki hakimiyeti azalma sürecine girdikten sonra, İmparatorluğun Balkan'larda tutunmasında belirleyici rol oynadı.
1715 yılına gelindiğinde İskeçe tütünü ile tanınmış ve bu ürünü sayesinde bölgenin refah düzeyi artmıştı. Mart ve Nisan 1829'da gerçekleşen iki şiddetli deprem ile kent büyük bir yıkıma uğradı, ancak bu olay yeniden yapılanmasında büyük öneme sahipti.
1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı ile Osmanlı'nın Balkanlar'daki sınırlarının bu bölgeye gerilemesi ile birlikte, bölgeye olan Rus ve Bulgar saldırıları arttı. Osmanlı Devleti'nin yardımından yoksun olarak, İskeçe halkının da katıldığı Batı Trakya Türklerinin silahlı mücadelesi ile, Osmanlı için son derece olumsuz şartlar içeren Ayastefanos Andlaşmasının daha sonra Berlin Antlaşmasına dönüşmesinde katkıları olmuştur.
İskeçe Balkan Savaşları esnasında, sırası ile Bulgaristan, Yunanistan ve yine Bulgaristan tarafından işgal edildi. Ancak Osmanlı'nın Edirne'yi yeniden ele geçirdiği dönemde yöre halkının mücadelesi ve Osmanlı tarafından yapılan yardımlar sayesinde İskeçe ve Gümülcine'deki Bulgar hakimiyeti kaldırıldı. Ancak, ardından kurulan ve İskeçe'yi de kapsayan Garbi Trakya Hükümeti'nin, 1 Eylül 1913 tarihinde bağımsızlığını ilan etmesi, Osmanlı, Rusya ve Bulgaristan tarafından hoş karşılanmayınca, bölgede etkinlik gösteren Osmanlı subayları geri çağırıldı ve İstanbul Antlaşması ile İskeçe dahil, Batı Trakya bölgesi Bulgaristan'a bırakıldı.
Birinci Dünya Savaşı'nın patlak vermesi ile İskeçe, Bulgaristan ve Yunanistan arasındaki cephenin ortasında kaldı. Osmanlı'nın savaşa katılması ve Bulgaristan'ın hakimeyitinin azalması ile birlikte bölgeyi Yunanistan'a bağlamayı amaçlayan, Yunanistan ve Fransa denetimli kuruluşlar etkinlik göstermeye başladılar. Yunanistan'ın diplomatik girişimler ile bağımsızlık çabalarını bastırdığı bölgede, İskeçe'nin de dahil olduğu Batı Trakya'nın akıbetinin halkoyu ile belirlenmesine karar verildi. Mayıs 1920'de gerçekleşen halkoyu ile, Türk nüfusu ezici çoğunluğu elinde bulundurmasına rağmen, sonuç bölgenin Yunanistan'a bağlanması yönünde oldu [1].

İskeçe'de, 20. Yüzyılın başından kalma Osmanlı mimarisine sahip yapılar.
Milli Mücadele döneminin sona ermesi ve Lozan Anlaşmasının imzalanması ile İskeçe Türk halkı Nüfus Mubadelesinden muaf tutuldu. İskeçe bir kez daha İkinci Dünya Savaşı'nda Bulgaristan tarafından işgal edildi. Bunu takip eden Yunan İç Savaşı boyunca da İskeçe halkı yerel mücadelelerde yer almaya devam etti.
Günümüzde ise, İskeçe'de Batı Trakya Türkleri'nin azınlık sorunları ve insan haklarının Yunanistan tarafından ihlallerine [2] karşı siyasi mücadele sürmektedir.

İskeçe dağlarından manzara

Günümüzde [değiştir]
Günümüzde İskeçe modern bir kent kimliğine sahip, zengin tarihi, doğası, ve gelenekleriyle her yıl büyük miktarda yerli ve yabancı ziyaretçi kabul etmektedir. Her yıl Şubat sonu veya Mart başına doğru düzenlenen Karnaval (Καρναβάλι) ve Eylül başındaki eski kasaba festivali (Γιορτές Παλιάς Πόλης) görülmeye değer etkinlikler arasındalar. Ayrıca her Cumartesi düzenlenen kent pazarı da ziyaret edilebilir.

Tanınmış İskeçe'liler [değiştir]
Demokritos
Manos Hacıdakis
Mehmet Emin Aga
Protagoras
Şerif Gören

Spor [değiştir]
Xanthi FC Futbol takımı

Ayrıca bakınız [değiştir]
Batı Trakya Türkleri
Gümülcine
Dedeağaç

Dış Bağlantılar [değiştir]
İskeçe karnavalı (Yunanca)

Kaynakça [değiştir]

Sunday, February 18, 2007

Selam ben yunan vatandaşlık yasasına takmış durumdayım bu arada hatta bunun için gunosys den yardım bile almayı düşünüyorum bakalım altından ne çıkacak kısaca vatandaşlık yasasının içeriği
Yunan Vatandaşlık Yasasının 19. maddesinin hükmü aynen şöyle idi:"Yunan olmayan kökenden bir kişi geri dönme niyeti olmaksızın Yunanistan'dan ayrılırsa, bu kişinin Yunan vatandaşlığını yitirdiğine hükmedilebilir. Bu hüküm, yurtdışında doğmuş ve oturmakta olan Yunan-olmayan etnik kökenli kişilere de uygulanır. Ana-babasından ikisi birden veya hayatta olanı vatandaşlığını yitirmiş olan reşit olmayan çocuklardan yurt dışında yaşayanlar da vatandaşlığını yitirmiş olarak ilan edilebilir. Vatandaşlık Konseyinin aynı yönde alacağı karara dayanarak bu konuda İçişleri Bakanı hüküm verir."Batı Trakya Türk Azınlığı mensuplarını vatandaşlıktan çıkarmak için kullanılan bu madde, Yunan vatandaşları arasında "etnik kökenlerini" kıstas alarak, "Yunan asıllı olanlar ve olmayanlar" şeklinde ayırım yapmaktaydı. Bu maddeyle vatandaşlıktan iskat edilenler kendilerine bir tebligat dahi yapılmadan, keyfi biçimde vatantandaşlıktan çıkarılmışlardır. Soydaşlarımız vatandaşlıktan çıkarıldıklarını sınır kapılarında öğrenmiş, haklarında alınan karara itiraz edebilmeleri için Yunanistan'a giriş yapmalarına dahi izin verilmemiştir. Bu şekilde Yunan vatandaşlığı kaybettirilen soydaşlarımızın sayısının 60.000 civarında bulunduğu tahmin edilmektedir.11 Haziran 1998 tarihinde Yunanistan Parlamentosu Vatandaşlık Yasası'nın 19'uncu maddesinin iptal edilmesine karar verdiğini açıklamıştır. Bununla birlikte, Yunan Hükümeti, binlerce vatansız soydaşımızın beklentilerinin aksine, yasa iptalinin geriye dönük etkisi olmadığını, yani vatansız soydaşlarımızın gaspedilen vatandaşlıklarının iade edilmeyeceğini bildirmiştir.

Thursday, February 8, 2007

İlk Post

hehheu kuzen blogunuzu tekrar kullanılabilir hale getirdiğim için kendimde ilk post yazma haddi gördüm bi an:=)
Şimdi ilk post genelde temenni felan olurya bende şaşmiim bu ekolden:=)

İnsan paylaştıkça, büyür. Duyguları, fikirleri, hayalleri, bilgiyi paylaşarak özneleşir.
Evreni düşündüğümüzde insan bir hiçtir. İnsanın içinde ki evreni biraz görebildiğimizde neden o kadar değerli olduğumuzu fark ederiz... Ben sizin içinizde ki evreni çok seviyorum. ve sizi bir akrabadan çok bir dost gibi hissediyorum. Benim sizde bulduğum güzelliklerin bir kısmını buradan paylaşmanızı diliyorum...

Bide kuzen kim post yazarsa altına imza atsın:=) Siz elbette bir aile ve birsiniz. ancak ben tuşlara kimin dokunduğunu biliim:=) bakalım içinizde ki en yazar kim:=)..

Hep mutlu ve bir olmanız dileği ile bu blog u vatana , millete , bizlere açıyoruuuum:=)

GunO